21 Ekim 2011 Cuma


Kokuya ve onun sırlarına dair bilgim her gün artarken,bütün ruhların,bu arada Adem'in bile ruhunun yaratılmasından önce,mutlak bir Habercinin ruhunun yaratıldığını anlattı Nihade.Bu Peygamberi ruhun öyle bir ısı ve parlaklık taşıdığını ki dayanamayarak terlemeye başladığını.Her şeyi yaratan Rabb'in yere dökülen bu ter damlacıklarından gülün ruhunu yarattığını.Bu yüzden evren kendisi için yaratılan Peygamber ete kemiğe büründüğünde.yürürken kendisinden gülün ruhunun kokusu geldiğini ve dahi bu kokunun gülden Peygamber terine değil,Peygamber terinden gülün ruhuna ödünç verildiğini.Ezeli ruhu taşıyıcı bulunan ve bütün kokuların anası olan Peygamberî terden yaratıldığı için gülün kendisine bakanda tanışıklık duygusu ve bir hatıra uyandırdığını ,aynı anda dokunma ve gülümseme arzusu verdiğini.Ondan öğrendim.Ve gülün bana çok uzak ve eski bir bahçeyi hatırlatarak özlem ve acıyla gülümseme arzusu verdiğini böyle fark ettim.

NAZAN BEKİROĞLU

Hiç yorum yok: