7 Şubat 2013 Perşembe

Söz ve Sükût


*Sükûd iki kişi arasında yaşanırken fazla zor gelmez. neden sustuklarını biliyorlardır çoğu defa. İster anlaşabilmek için kelimelerin kifayetsizliği olsun, isterse sonuna kadar anlaşmış iki gönlün tasarrufu. Karşılıklı susan iki kişi , yani duruşunu sükûttan yana koyan iki kişi zamana karşı direnmenin ince provasını yapıyormuşcasına vaktin bereketine gark olabilir. Çünkü konuşmadan anlaşma mertebesine erenler ayrılıkların dünyasından azad olanlardır. Kendini dinleten ney'in ilk şikayeti ayrılıklardan yana değil midir? "Aşık susarsa mahvolur" der tasavvuf ehli,  "arif konuşursa".

* gelecek nesillerin tecessüsü için kimbilir belki de en ihtiyatlı mektubu victor hugo yayıncısına karşı kaleme almıştı. Mektup sadece "?" dan ibaretti. Bir soru işaretine nelerin sığabileceğini gayet iyi bilen editör, hugo'nunki kadar anlamlı bir mektup kaleme almıştır. Yayıncının cevabı "!" oldu..

* esasen karşımızdakinin başkalaşması değildir bütün çizgileri durmadan değiştiren. Bizim onu başkalaştırmak, değiştirmek, donatmak uğruna her gün iki peçe daha örtüp, sonra peçelerden birini kaldırdığımızda bulduğumuz sevinçtir.


Hiç yorum yok: